Cuma gecesi yine fazla mesaideydim. Sezon nihayet başladı ve her gece tüm maçlara olabildiğince göz atıyorum. Geçtiğimiz sezon iş-güç derken ilgilenemedim ve çok özlemişim basketbolu. Bu hafta sabah ezanıyla yatmaya başladım, aynen devam...
Dün gece mesaiye Philadelphia-New York maçı ile başladım. Öncelikle maç dışından bahsedeyim. Sezon açılışının olduğunu Toronto maçında yine şehrin beyzbol takımı olan Philies'in şampiyonluk maçına çıkıyor olması tirbünlerin boş olmasına bahaneydi ama bu maçı anlayamadım. Tribünler yine bomboştu... Heyecan veren genç bir takım var sahada ve Brand gibi takımı bir üst seviyeye çıkarabilecek bir oyuncuyu kadrona katmışsın, daha ne istiyorsun? Tek yaptıkları resimdeki gibi salona gelen Phillies oyuncularını alkışlamaktı... Maçla ilgili ise, New York kadar başıboş bir başka takım var mı bilmiyorum? İpini koparan üçlük sallıyor. Philadelphia'da Brand "oynamaya" başladı!
Orkun Çolakoğlu'nun güzel anlatımıyla maçı tamamladıktan sonra Toronto-Golden State maçının son saniyelerini izledim. İşte taraftar dediğin budur arkadaş. Salon yıkılıyordu resmen. Corey Maggette elindeki maçı Toronto'ya verdi resmen. Chris Bosh da eli titremeden atıyor, çok tehlikeli oldu bu herif...
Aynı saatlerde Boston-Chicago maçı varmış NTV'de, haberim yoktu, olsa bakardım ona da. Ama şimdi tekrarını izledim neyse ki. Boston resmen tecavüz etti. Garnett hala ligde ilk maçında nasıl bir hırsla oynamışsa aynı hırsla devam ediyor, inanılmaz. Bu maçla da 32 yıl, 165 gün ile 1000 maç barajına ulaşan en genç oyuncu oldu. Derrick Rose da bu ligde tozu dumana katar. Orkun'un tabiriyle "Delgado gibi oyuncu". Top eline çok yakışıyor keratanın.
Memphis'te de "atamayana atarlar" olmuş resmen. Maçın bitimine 2.8 saniye kala durum 84-84'ken topu kenardan Hidayet oyuna sokuyor. Howard'a bir alley-oop pası atıyor ama top dışarı çıkıyor. Ardından Memphis hücumunda Rudy Gay çocuğu koyuyor... Bu arada Grizzlies Memphis'e taşındığından beri ilk sezon açılışı maçını kazanmış, ilginç.
Portland-San Antonio maçı da heyecanlıydı baya. İsmail Şenol'un anlatımıyla dinledik NBAtv ekranlarından. Batum diye bir Fransız çıktı sahneye. 19 yaşında pırıl pırıl bir delikanlı. Hem savunmada hem de hücumda ekstra işler yaptı. LaMarcus ve Roy ikilisi, Lakers karşısındaki hezimetten sonra kendilerini bulmuşlar. San Antonio da hafife almaya gelinmiyor, hemen çıkarıyorlar masaya. Michael Finley direkten dönmese ilk galibiyetlerini de alacaklardı zaten. Portland, San Antonio karşısında 12 maç sonrasında, bu kez güldürdü...
Portland maçının devre arasında Clippers, Denver'ı 20ye yatırmıştı. Allen Iverson çıkmış sonra sahneye. 25 sayısının 9'unu uzatmaların son 3:35 dakikasında bırakmış Clippers potasına. Alkollü araç kullanmasından dolayı iki maç ceza alan Carmelo Anthony'nin oynamadığı maçta Iverson eline almış, sazı... Clippers içinse sezon iyi başlamadı. Baron Davis de 9 dakika oynadıktan sonra sakatlanıp oyunu terketmiş.
Miami-Sacto maçına bakamadım, Dwyane Wade'i özlemişim ama...
Dün gece mesaiye Philadelphia-New York maçı ile başladım. Öncelikle maç dışından bahsedeyim. Sezon açılışının olduğunu Toronto maçında yine şehrin beyzbol takımı olan Philies'in şampiyonluk maçına çıkıyor olması tirbünlerin boş olmasına bahaneydi ama bu maçı anlayamadım. Tribünler yine bomboştu... Heyecan veren genç bir takım var sahada ve Brand gibi takımı bir üst seviyeye çıkarabilecek bir oyuncuyu kadrona katmışsın, daha ne istiyorsun? Tek yaptıkları resimdeki gibi salona gelen Phillies oyuncularını alkışlamaktı... Maçla ilgili ise, New York kadar başıboş bir başka takım var mı bilmiyorum? İpini koparan üçlük sallıyor. Philadelphia'da Brand "oynamaya" başladı!
Orkun Çolakoğlu'nun güzel anlatımıyla maçı tamamladıktan sonra Toronto-Golden State maçının son saniyelerini izledim. İşte taraftar dediğin budur arkadaş. Salon yıkılıyordu resmen. Corey Maggette elindeki maçı Toronto'ya verdi resmen. Chris Bosh da eli titremeden atıyor, çok tehlikeli oldu bu herif...
Aynı saatlerde Boston-Chicago maçı varmış NTV'de, haberim yoktu, olsa bakardım ona da. Ama şimdi tekrarını izledim neyse ki. Boston resmen tecavüz etti. Garnett hala ligde ilk maçında nasıl bir hırsla oynamışsa aynı hırsla devam ediyor, inanılmaz. Bu maçla da 32 yıl, 165 gün ile 1000 maç barajına ulaşan en genç oyuncu oldu. Derrick Rose da bu ligde tozu dumana katar. Orkun'un tabiriyle "Delgado gibi oyuncu". Top eline çok yakışıyor keratanın.
Memphis'te de "atamayana atarlar" olmuş resmen. Maçın bitimine 2.8 saniye kala durum 84-84'ken topu kenardan Hidayet oyuna sokuyor. Howard'a bir alley-oop pası atıyor ama top dışarı çıkıyor. Ardından Memphis hücumunda Rudy Gay çocuğu koyuyor... Bu arada Grizzlies Memphis'e taşındığından beri ilk sezon açılışı maçını kazanmış, ilginç.
Portland-San Antonio maçı da heyecanlıydı baya. İsmail Şenol'un anlatımıyla dinledik NBAtv ekranlarından. Batum diye bir Fransız çıktı sahneye. 19 yaşında pırıl pırıl bir delikanlı. Hem savunmada hem de hücumda ekstra işler yaptı. LaMarcus ve Roy ikilisi, Lakers karşısındaki hezimetten sonra kendilerini bulmuşlar. San Antonio da hafife almaya gelinmiyor, hemen çıkarıyorlar masaya. Michael Finley direkten dönmese ilk galibiyetlerini de alacaklardı zaten. Portland, San Antonio karşısında 12 maç sonrasında, bu kez güldürdü...
Portland maçının devre arasında Clippers, Denver'ı 20ye yatırmıştı. Allen Iverson çıkmış sonra sahneye. 25 sayısının 9'unu uzatmaların son 3:35 dakikasında bırakmış Clippers potasına. Alkollü araç kullanmasından dolayı iki maç ceza alan Carmelo Anthony'nin oynamadığı maçta Iverson eline almış, sazı... Clippers içinse sezon iyi başlamadı. Baron Davis de 9 dakika oynadıktan sonra sakatlanıp oyunu terketmiş.
Miami-Sacto maçına bakamadım, Dwyane Wade'i özlemişim ama...