
Ben bir albatros kuşuyum galiba. Seni bulana kadar uçarım. Bulduğumda yere inerim. Ona birşey olursa ben de son kez havalanırım. Sonra öpüşürüm yakınlardaki bir kayayla sert bir şekilde. Ne bileyim, öyle gibi geliyor.

Bütün anılarım silinmişken bir cumartesi gecesi evde yalnız otururum. Fazla bir buğday tanesi bile çuval patlatırmış. Ben de bir fazla anı daha olsa kalbim patalayacak gibi hissederim. Dünyanın bütün toprakları başımın üstünden düşer. Hem ben bu kadar komiksem, zekiysem, eğlenceliysem neden bu gece yalnızım. Çünkü bu gece diğer bütün geceler gibi, hiç bir farkı yok.

Yalnız cumartesi gecemi televizyonlar izleyerek, seni oralarda aramakla geçiririm. Bazen bulurum bazen uyuyakalırım. Uyuyakalırsam uyanırım biraz zaman sonra, müzik açarım veya anılarımı silmeden önce senin bir sürü kötü yönünü saydığım kaseti takarım. Sanki bütün hayatı anlatır gibi o an çalan ne ise; kasette seni kötülerim. Neyi beceremiyosan, neyini sevmiyorsam, neyinden hoşlanmıyorsam dinlerim tekrar tekrar. Sanki hiç iyi yönün yokmuş gibi. Sonra da açarım müziği, sözler kasete cevap gibidir.
"Seve seve ölürüm senin için,
Yine yine tek bir bakışın için."
Aslında hayat budur, kötülüklerini dinledikten sonra senin için seve seve ölmektir, ölebilmektir. Albatros gibi, sana bir şey olursa kayaya doğru hızla dalış yapmaktır, yapabilmektir. Çünkü aşk doğal ve gerçektir ve diğer hiç bir gerçek senle olan anılarımı silemez.
Hadi artık çok bekletme.
"Meet me in Montauk"