16 Temmuz 2008

Poşet!




Poşetlerin insan karizmasını etkilediği bir dönemden geçiyoruz. Yakın çağın hani olay ile son bulacağına dair türlü söylentiler ve hatta kendi fikirlerim olsa da sanırım bu poşet olayı yakın çağın sonunu getirebilecek bir etken olmaya başladı.

Neden mi?

Calvin Klein torbasına, poşedine, ambalajına ya da kese kağıdına -farketmez- yapılan muamele ile Migros torbasına ya da bildiğimiz şişir-patlat poşetlere yapılan muamele ciddi farklılıklar içeriyor.

Tespitim odur ki şu an da ülkemizde hasıl olan zengin-fakir arasındaki uçurumun torbalara, poşetlere yansıdığıdır. Calvin Klein ya da Lacoste (markası farketmez) bir poşedin varsa zengin, abidik gubidik bir poşedin varsa fakirsin şeklinde idame ediyor bu görüş. Yani; Lacoste da olsa Calvin de olsa Burberry ya da her ne halt olursa olsun sadece bir çorap ile bir torbaya sahip olursan kendini zengin hissediyormuşsun, serinleme geliyormuş, bir özgüven, kızlar teklif ediyormuş vs vs...



Tabi bir de 3. tür çıktı torbalarda o nasıl bir değer yargısı kazanacak muamma ama savunduğu görüş çevreci bir görüş olarak gözükmekte.

CarrefourSa'nın başlattığı şu çevre dostu torbalardan bahsediyorum. 1,4 ytl paha biçilen bu torba çevre dostu ve bir kere aldıktan sonra ömür boyu ücretsiz değiştirebiliyorsunuz.

Fikir güzel, işleyiş gördüğüm kadarıyla istenen düzeyde ama Türkiye'deyiz. Yarın öbür gün bu torbayı kullanana "kodumun hippisi ehe", "içine osurunca lavanta mı yayıyor etrafa eha" gibi ufacık aklıyla kocaman safsatalar yayan çevreye zararlı yaşayan organizma yorumları peydahlanacaktır.

Robotlara koyayım, insanlığı tehdit eden en ciddi sorun torbadır arkadaş! O çocukken şişirip patlattığın şeyler şimdi seni sen yapan ıvır zıvırlar oldu.

Torba olduk, patlatıldık ey halkım unutma bizi!