Galibiyet serisi 11 maça çıkmış. Yazıya başlarken Over The Rainbow da başlıyor arkadan. Keyifler gıcır. Nasıl da güzel söylemiş Israel baba. 11 maçlık galibiyet serisi klüp rekoru aynı zamanda. 11 maçta atılan ortalama 20 sayı fark da eminim rekordur.
Cavs böyle sağlam ilerlerken LeBron sadece 35 dakika kalıyor sahada - ki bu çaylak yılından bile az. İlk kez bu sezon maç başına üçten az top kaybediyor. Faul yüzdesi %80'leri buldu. Üçlük çizgisinin içinden %54'le atıyor. Ama takımı ligin tepesine çıkaran LeBron'un tek başına bunları yapması değil. Takım olarak çok verimli hücum ediyorlar, varoluşlarının temeli savunmayı bir an bile bırakmadan. Ohiolular için "o" sezon gelmiş gibi görünüyor.
Mo'nun gelişiyle çok potansiyelli ve bir o kadar da dengesiz bir şutör rotasyonu oluştu. Boobie - West - Mo - Wally - Sasha ve hatta Kinsey çok tehlikeli bir ekip. Onların iş yapmasını sağlayan en önemli faktör Big Z'nin oyunu. Savunmayı işlerinin ehli Wallace - Varejao ikilisine devretti. Hücumda her şeyi yapıyor. Sırtı dönük oynayıp hooku bırakıyor, köşeden uzun mesafeleri leblebi gibi atıyor, üçlük atıyor! Z gibi herkes görevinin farkında, odaklanmış. Ligin en sağlam benchlerinden birine sahipler. Genç uzunlar, ağabeylerinden öğrendikleri sertlikten ödün vermiyor. Kısalar dışarıdan affetmiyor.
Hücumdaki verimlilik oyuncuların hepsi bir anda form tuttuğu için olmadı elbette. Mike Brown sene başında John Kuester'i ofansif koordinatör olarak atadı. Brown oyunun savunma yönünü çok iyi bilse de hücumdaki sorunları çözmek için yeterli değildi. Cavs şu anda offensive rating'de lig lideri, maç başına 103 sayı atıyorlar ve ligin en yüzdeli hücum eden ikinci takımı. Bunları yaparken rakibi en düşük yüzdede tutan 2. takım ve ligin en az sayı yiyen takımı. Koçun yaptığı görev dağılımı her alanda müthiş bir verim sağladı. Cleveland geçen sezon Ocak ayının ortasında ulaştığı 20 galibiyete bir ay önce ulaştı bu sezon.
İstatistikler, sahadaki oyun bir yana; taraftar, şehir, oyuncular, kenardakiler herkes şampiyonluk hedefiyle çıkmış yola. Belli ki kimse aksini düşünmüyor. Şu ana kadar en çok dolan salon Q Arena. Evlerinde oynadıkları 13 maçta yenilgileri yok. Unutmadan, bu takımda şehrin efsanevi oyuncusu olacak, takımı tek başına NBA Finalleri'ne kadar sürüklemiş bir oyuncu daha var.
Sarı forma da acayip arkadaş, eşofmanlara söyleyecek sözüm bile yok.