08 Nisan 2009

13-14 Yaşlarında, Bir Iverson Apaçisi...

2001’e geçelim. En sevdiğim sezon. O dönemki kankam iflah olmaz bir Allen Iverson apaçisi. Serinin ilk maçında, cep telefonunun yaygın olmadığı, olanların da Ericsson 688 olduğu o güzel zamanlarda, sabaha karşı telefon çalıyor. Bütün ev ahalisi ayakta. Arayan o “Allen Iverson apaçisi”… Tamam maç güzel maç da, yarım saat sonra zaten serviste göreceksin beni, nedir bu acele? O anda Tyronn Lue ile empati kurmuş vaziyetteki ben, “Bu seri daha bitmedi arkadaş” diye söylenerek çantamı hazırlamaya koyulurken Shaq, Kobe ve arkadaşlarının da bazı planları varmış neyse ki. Hatıralar sardı 4 1 yanımı, neyse devam edelim biz plan yapan o arkadaşlarla.

Cem biladerim yazıvermiş. Yazı, Lakerstr.com'da. Bahsettiği apaçi ben değilim ama ben de o zamanlar az Iverson apaçisi değildim hani... Cem'in bahsettiği ilk maçta servis gelmişti kapının önüne. Uzatmalar oynanıyor, yukarıdan "Murat ağabey sen git, bekleme beni." işareti yapıyorum. Okula geç gitmiştim maç sebebiyle, hala hatırlar gülerim. Daha beterine geleyim; Milwaukee Bucks ile oynadığımız konferans finali maçlarından biri, hangisi olduğunu hatırlamıyorum. Sabah 5-6 gibi elektrikler kesiliyor ve gelmek bilmiyor... Yatağın içine girip hüngür hüngür ağladığımı bilirim, komik geliyor yine...