20 Nisan 2009

Nereden Nereye Azizim...

Yıllardır Türk futboluna kazandırdığı isimlerle ve zamanının birinci ligi ile ikinci ligi arasında asansör takımı oluşuyla nam salmış, mazisi eskiye dayanmasa da köklü bir spor kulübü. Yine o asansör zamanlarından birinci lige çıkma uğraşı verirken 7 Eylül 2002 yılında Sivasspor deplasmanına giderken elim bir trafik kazası geçiren, dört kişiyi toprağa veren, tekrar toparlanan ve yine kaldığı yerden devam eden Sakaryaspor.

Çocukluğumdan hatırlarım hep o heyecanları. Birinci Lig'de bir sezon tutunamayıp tekrar ikinci lige düşmek değildi önemli olan bu şehir için. Herkes bellemişti artık, Türk Futbol'unun taşeron kulübüydü Sakaryaspor. Asıl heyecan İkinci Lig'de şampiyonluğu tadabilmekteydi. Lig atlandığında ise her yer yeşil-siyah renklere bürünür, devasa tebrik dövizleri asılırdı her tarafa.

Önce, Hakan Şükür'ü, Oğuz'u, Tuncay'ı çıkaran altyapıdan futbolcu çıkmaz oldu. Gittik, gördük. Başkan'ın yakını, yok efendim sekreterin bilmem nesi diye takıma alınan gözlü çocuklar ne cevherleri harcadılar o altyapıda. Bu torpiller yüzünden nice yetenekli gencin harcandığına defalarca şahit oldum. Takımın başına ne geldiyse zaten şu bir zamanların modası; "Şehir Takımının Başkanı Belediye Başkanı'dır" anlayışından geldi...

Bu sezonun başında ise bambaşka bir dedikodu vardı. Şike! Bahis için maç sattığı söylentileri çıktı Sakaryaspor'un. Ne kadar doğrudur bilemem ama birden bire büyük bir düşüş yaşanınca da insanın ister istemez inanası geliyor. Takımın durumu ise ortada...

Bir zamanlar İkinci Lig'de şampiyon olup da Birinci Lig'e çıkma heyecanını bize yaşatan takım gitti. Geriye kalan İkinci Lig'de kümede kalma savaşı veren, taraftarlarını bununla heyecanlandıran bir takım...



Video tribünde çekilmiş görüleceği üzere, bu haftaki 3-1 kazanılan Karabük maçına ait. Artık kim çektiyse kusura bakmasın, kaynak göstermek için adını bilmiyorum. Ben Facebook'ta kuzenim 'şeyr edince seyrettim'.