10 Haziran 2008

Das Resital de Sanat


Deli gibi alkışlanıyordu, herkes ayaktaydı.
Hayatında ilk defa bu kadar heyecanlı hissediyordu kendini
Reverans yaptı, smokin kuyruğunu görene kadar eğilecekti önceden hesaplamıştı
Alkışlar daha da hızlandı,
Aradan bağırışlar geliyordu…
“Bravo!”
“Yürrü bea!”
“Helal osssssssssun”
"Konyalım'ı da çal be!"
"Türkiye seninle gurur duyabilir!"
"Senin gibi gençleri süründürenler utansın!"
"Bizim şirkette çalmak ister misin?"



Teşekkür etme ihtiyacı duydu
Belki de yapmaması gerekiyordu
Sanat nezaket gerektirirdi nitekim
Öyle öğrettiler ya
ama dayanamadı
Bulduğu bir mikrofonuna konuştu;
“Herkese teşekkür ederim”
Kalabalık yerinde duramıyordu
Belki de bir sanatçının yaşayabileceği en büyük hazzı yaşamaktaydı
O patates gibi suratında aptalca bir tebessüm oluştu
Tekrar reverans yaptı
Alkışlar devam ediyordu
Çişi de bir yandan sıkıştırmaktaydı
Son kez teşekkür etti ve reveransını yaptı
“Hepinize geldiğiniz için teşekkür ederim, bir dahaki resitalimde görüşmek üzere”
Seyirci geri çağırıyordu onu
Son bir beste daha mı?
Yok artık canım, yorgundu ve sıkışmıştı
Kibarca reddetti
Seyirci tatmin olmadı
Arkadan bir şeyler baş göstermekte ve
Altına yapmak üzereydi
Dayanamadı;
“Yeter ulan! Bi siktirin gidin, dağılın evlerinize be!”
Sahneye sıçtı...
Sanat nezaket gerektiriyordu
Sanat dedin mi akan çişin duracak
Bokun kabuk bağlayacak
Öyle olmak gerekirdi
Unuttu
Bokunu kimse elleyemedi
O koku,
Off o koku...
Bu mudur sanatçı boku?





Artık değeri öldükten sonra
Ya da Bedri Baykam el atarsa
Bir sergi sarayında...
Belki Bostancı dolmuş kuyruğunda
Kağıt para dönüp dolaşırsa
Kim bilir?